İçeriğe Atla Menüye Atla
Et ve Süt Kurumu

Bakan Çelik "Et ve Süt Kurumu süt fiyatları düştüğü için müdahale etti" 06 Nisan 2017

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, süt üretiminin yaklaşık 19 milyon tona geldiğini söyledi.

Bakan Çelik, Konya'daki programları çerçevesinde evvela Ereğli ilçesinde düzenlenen toplantıda üreticilerle bir araya geldi. Burada üreticilere seslenen Çelik, konuşmasında süt fiyatlarını da değerlendirdi. Sütün daha fazla tüketilmesi gerektiğine dikkati çeken Çelik, "Sıkıntımız etrafta savaşın olması. Suriye, Irak ve İran'a gitmiyor. Bölgede çok ciddi bunalım var. Rusya ile sıkıntı yaşıyorsunuz. Süt ve ürünlerinin pazarlanmasında sorun yaşanıyor. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu dönemde Et ve Süt Kurumu, süt fiyatları düştüğü için müdahale etti. Amacımız üreticimizin etraftaki savaşlardan dolayı mağdur olmaması." diye konuştu.

Bakan Çelik, "Ulusal Süt Konseyi bir fiyat belirliyor. Bu sene de bir fiyat belirlediler, 121 kuruş. Arkadaş siz belirlediniz 121'den aşağı alamazsınız. Süt fiyatını belirleyen biz değiliz, o sütü alanlar beliriyor. O sütü alanlar böyle bir yanlışlık yapıyorlarsa onlarla uğraşmak bizim görevimiz." ifadesini kullandı.

Bakan Çelik, ülke genelindeki bütün sivil toplum kuruluşlarıyla görüştüğünü vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Sizlerden aldığımız bilgiler neticesinde tarım politikaları belirleyeceğimizi söyledik ve yaptık. Üniversiteleri devreye koyduk. Yaptığımız çalışmayı da bir kitapçığa topladık. Dedik ki; 'topraktan kıymetli bir şey yok' Bu projenin adına da 'Milli Tarım Projesi' dedik. Bu projenin birinci amacı toprağı korumak. Mazot maliyetinin yüzde 50'si, gübre maliyetinin yüze 40'ını destekleyeceğiz. Tohum desteğini de yüzde 40 yapacağız."

"Üreticiyi mağdur etmeyiz"

Bakan Çelik, konuşmasında hayvancılık sorunlarına  değinerek, hayvancılığın özendirilmesi gerektiğine işaret etti. Çelik, "Hayvancılık zor bir alan. 400 bin ile 500 bin hayvan ithal ediyoruz. Yakışmıyor. Yapılması gerekenleri yapmamız gerekiyor. Hayvancılıkla ilgili attığımız önemli adımlar var. Kendi kendine yeten hayvancılık sistemini milli tarım çerçevesinde oluşturuyoruz." dedi.

Et konusunun da önemli olduğunu belirten Çelik, Et Balık Kurumu'nun karkas eti 23.80'den alım yaptığını hatırlattı. Piyasada fiyatın 24-24.5 arasında gezdiğini aktaran Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama bir anda biz referandum için yollara çıktık, etin fiyatı 27.50'ye çıktı. Bunun üzerine Et ve Süt Kurumu regülasyon yaptı. Eti gereksiz yere hak etmediği ölçülere taşıyanlara karşı 80 milyonun hukukunu korumak için dedik ki; 'biz hemen devreye giriyoruz'. Normalde 23.80'e alıyoruz, 22.50'ye piyasaya sürüyoruz. Bunu spekülatörlerin heveslerini boğazlarına tıkamak için. Yoksa 22.50 bizim kalıcı fiyatımız değildir. Üreticiyi mağdur etmeyiz. Bizim derdimiz üretimi artırmak. Adamın ahırında 15 gün sonra kesilecek 10 bin hayvanı var. Geliyor Konya'da 'ben 26-27.50'ye hayvan alıyorum' diyor. Kaç tane hayvan alıyor, 300 hayvan. Bir anda piyasa 26-27'ye fırlıyor. Niye alıyor. Kendi 10 bin hayvanın fiyatını yükseltmek için 500 hayvanı gözden çıkarıyor. 500 hayvanı alıyor piyasayı yükseltiyor, sonra 10 bin hayvanı 27'den kestiriyor. Bunu engellemek için devlet üzerine düşen görevi yapmak durumundadır."

 Kendi kendine yeten bir hayvancılık sistemini oluşturuyoruz

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, zor bir alan olan hayvancılığın özendirilmesi gerektiğine de işaret ederek "Hayvancılıkla ilgili attığımız önemli adımlar var. Kendi kendine yeten hayvancılık sistemini milli tarım çerçevesinde oluşturuyoruz." dedi.

Türkiye'de güçlü bir iktidar olduğunu belirten Çelik, "Zayıf iktidar olsaydı bugün Türkiye'de emekli olan kardeşimiz maaş almakta zorlanacaktı ama güçlü bir lider ve iktidar var. Dünyadaki, içerideki ve dışarıdaki hain güçlere karşı dimdik ayakta duran ve bunu milletimize hissettirmeyen bir iktidarın olduğunu özellikle bilmenizi istiyorum. Toprağı yele vermeyiz, toprağı sele de vermeyiz ama dost düşman herkes bilsin ki; toprağı ele hiç vermeyiz." diye konuştu.

Çelik, birilerinin, bu antidemokratik gidişata "dur" diyen kadronun karşısında eski oyunları oynayamadıkları için rahatsız olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Hollanda'nın ve Almanya'nın rahatsızlığı bu. 'Ben sizi uzaktan kumanda ediyordum, şimdi edemiyorum' diyor. Buradan Hollanda'ya sesleniyorum. Siz bu devirde krallıkla idare ediliyorsunuz. Türkiye'den size çıkıp; 'Niye krallıkla idare ediliyorsunuz' diye sordular mı? Almanya'da eyaletler var. Birimiz çıkıp dedik mi 'niye eyaletlerle idare ediliyorsunuz' diye? Sorduk mu? Yok. O halde kardeşim sen Türkiye'nin iç işlerine niye burnunu sokuyorsun Allah aşkına. 16 Nisan bunların kendi işlerimize burunlarını sokmama günüdür. Tam bağımsızlık günüdür. İstikrarlı bir yönetimin devamı için 16 Nisan'daki evetler çok önemli."